BÖĞÜRTLEN
Ne zamandır aklımdaydı.
Hani bizim buralarda yabanisi bol ya…
Dikenli ve daha lezzetli olanından…
Yer yer adı değişse de biz “fisko” derdik ve ne hikmetse “fi fisko, fi fisko” diye üfleyerek yerdik.
Belki de üzerindeki tozlar uçsun diye belki hiç bilmediğimiz bir hikâyesi yüzünden…
*** Böğürtlen, fiskonun dikensiz olanı…
Daha irice ve siyahı var, moru var…
Konya Büyükşehir Belediyesi, yüksek köylerde yaşayanlara fidan dağıtmış…
Ve köylüler de bir dönümden iki tona kadar ürün aldıklarını söyleyince “tamam” dedim.
Zaten ben de dikmişim gemi kütüphanemin güverte kıyılarına…
Şimdilerde iyice uzadı asmaları ve neredeyse uçtan uca sarmaya çalışıyor korkulukları…
Az da olsa topladık bu yıl, sürekli güneş gören yerlerde bambaşka bir lezzeti var.
Ve üzerinde hâlâ top top böğürtlenler.
Beyaz çiçeklerini arılar çok seviyor.
*** Gülgiller familyasından böğürtlen kırk derde deva adeta…
Yüksek oranda antioksidan içeriyor.
Hücrelerin hızla yenilenmesini sağlıyor.
Hafıza kaybını önlemeye yardımcı oluyor.
Kemikleri güçlendiriyor.
Görme kabiliyetini geliştiriyor.
Bebek bekleyen annelerin hastalıklarla mücadele gücünü artırıyor.
Cildi güzelleştiriyor.
Ve tam bir lif deposu…
Diyet için mükemmel bir meyve…
Ve boşuna ilaç üretiminde kullanılmıyor.
A, C, K vitaminleri…
Potasyum, kalsiyum ve fosfor gibi mineraller bakımından çok zengin…
İşin en ilginç tarafı, “süper gıda” olarak kabul edilen böğürtlen konusundan habersiziz galiba…
*** Romanını (Böğürtlen Kışı) başkaları yazsa da…
Böğürtlen, bizden biri…
Adını biz koymuşuz yani…
Eskişehir Sivrihisar…
Malatya Yazıhan…
Şanlıurfa Karacadağ…
Tunceli Çiçekli’de adına köyler kasabalar kurmuşuz.
*** Yani demem o ki şu böğürtlen meselesine sahip çıkalım.
Bedenimizde şifası…
Saçımızın renginde siyahı var.
Fındık ve çay arasına sıkışan bölge insanı için yeni bir renk olabilir.
Tam olarak ticari bir ürün olamasa da elma armut gibi tüketilebilir.
Dondurması, pastası, pekmezi, şurubu, sosu, reçeli, çayı yapılabilir.
Sıkılıp, suyu içilebilir. Böğürtlen için “kırk derde deva” dediysek de…
“Azı karar, çoğu zarar.”
Aklımızda bulunsun.
Bahçemizde, mutfağımızda, soframızda olsun.