GÜNDEM

ATAKÖY HALKI AYAKLANDI

Esas ana planda 1. Kısım için tek katli kreş için tahsis edilmiş ve yeşil alan olarak ayrılmış 14. Parseli özel mülkiyet konusu olacak şekilde satan TOKİ kusurludur, sorumluluğu ağırdır ancak TOKİ’nin bu parseli satması Belediye ve başka kurumların sorumluluğunu azaltmaz. Sözkonusu alanın kamu yararı gözardı edilerek, özel mülkiyet hakkı hukuk zorlanarak üstünlük tanınmaya çalışılmıştır.
15 yıldır kesintisiz sürdürdüğümüz mücadele, mahallemizin yeşil bir vaha olarak kalmasını sağlamıştır. İstanbul hızla betonlaşırken mücadelemizin, direncimizin, hukuk mücadelemizin rolü büyüktür.
IMG-20220615-WA0002.jpg
Bu mücadele; Ataköy’ün halka ve sakinlerine tahsis edilmiş yeşil alanları betonlaştırmak için hukuku, bürokrasiyi, bilimi ve siyaseti araç kılarak, rant için mahallenin yeşil alanlarını yok etmek isteyenler ile bu yeşil alan korunduğu oranda aslında buradaki mülklerin her anlamda daha da değerleneceğini öngören Ataköy’lüler arasındadır.

Ataköy 1.kısımda 70 yıldır ada içi kullanımı aynı şekildedir. Bunun sonucu olarak yapı adasına özgü bir mahremiyet taşıyan yeşil alan, hem bu yapı adasındaki maliklerin hem de halkın kullanmakta olduğu güvenli yaşam alanları olmuştur.
Bu yeşil alanlar aynı nedenle mücadelemizin odak noktası haline gelmiştir.
Sosyal donatı alanları iklimlenme, sosyalleşme, doğayla iç içe yaşama, doğayı algılama mekanları olduğu gibi diğer yandan da bölgedeki, etrafındaki taşınmazın değerini arttıran en önemli artılardır.
Yaklaşık 10 yıl önce, Turizm Bakanlığınca hazırlanan rant amaçlı plan, DANIŞTAY DAVA DAİRELERİ GENEL KURULUNDA iptal ettirilmiştir.
İptal edilen imar değişikliği, ne yazık ki tekrar gündemdedir.
Yeni imar planın iptal edilenden farklı değildir.
Ancak farklı olduğu iddia edilerek, önceki Danıştay kararından kaçmak için; yapı adasındaki mevcut otopark bağlantıları çizilip, yol alanına dönüştürülerek “Bu alan ada bütünündedir sadece 14 parseli kapsamamaktadır ve farklı bir plandır” bahanesi ve zorlama gerekçe ile işbu plan devreye sokulmuştur.
Yeni plan, özü itibariyle 14. parsele imar hakları verme çabasını taşımakta ve yeşil alanı yok etmektedir.
2000 imza toplanmıştır.
Halkın bu isteği gözardı edilmiş, mahallenin ortasına beton blok dikmek için bürokrasiden yararlanılmıştır.
Bulunduğumuz alan, İstanbul’un en değerli arazisi üzerine kuruludur.
Mahalle, özellikle binaların arasındaki yeşil alanlar nedeniyle, şu veya bu parti mensupları ayırt etmeden, çeşitli mecraların rant iştahını kabartmaktadır.
Bazı çevreler bu alanın özel mülkiyete geçmesi nedeniyle, ilgili tarafın hakları olduğunu savunmaktadırlar.
Oysa ki TOKİ tarafından amacına aykırı olarak satılan, yaşam alanı olan, planlı bir yerleşkenin talanı için sadece ‘özel mülkiyet’ hakkının kamu yararı üzerinde tutulması düşünülemez.


Esas ana planda 1. Kısım için tek katli kreş için tahsis edilmiş ve yeşil alan olarak ayrılmış 14. Parseli özel mülkiyet konusu olacak şekilde satan TOKİ kusurludur, sorumluluğu ağırdır ancak TOKİ’nin bu parseli satması Belediye ve başka kurumların sorumluluğunu azaltmaz.
TOKİ’nin de, Belediye’nin de başkaca kişi veya kurum var ise onlarında sorumluluğuna gidilmelidir.
Sözkonusu alanın kamu yararı gözardı edilerek, özel mülkiyet hakkı hukuk zorlanarak üstünlük tanınmaya çalışılmıştır.
Gelecekte mahallemizde hastalıklı ve düzensiz bir yapılanmanın önü açılmak, mahallenin özgünlüğü ve sivil mimari yok edilmek istenmektedir.
Derneğimizinde açtığı davalar ve diğer davalar, yeniden idari mahkemede yeniden görülmektedir. ( 7. Idare Mahkemeleri Dosya no:2022/1610 esas)
İdari Dava Daireleri ve Danıştay 6. Dairesinin verdiği kararlar kesinleşmiştir.
Kesin hükümlere aykırı bir karar çıkması hukuken mümkün olmasa da içinde olduğumuz çok değişkenli koşullarda, geleceği öngörmek ne yazık ki mümkün olamamaktadır.
NELER OLMUŞTU ?
Ataköy 1. Kısım’da bulunan Bakırköy Zeytinlik Mahallesi, 564 ada, 14 parsel 2.649.69 metrekare arsa imar artığı olarak parsellendi. Ataköy 1. Kısım yapılırken de arsa, içinde havuz bulunan bir parka çevrildi. Daha sonra Emlak Bankası’nın kapatılmasıyla imar atığı arsa TOKİ’ye devroldu. TOKİ, Turistik Otel yapılmak üzere 2004 yılında arsayı Mustafa Yılmaz isimli şahsa sattı. Daha sonra bu arsa 2007 yılında el değiştirerek Albatros Turizm ve Otelcilik Anonim Şirketi’ne devredildi. Aynı yıl imar durumu turizm tesis alanına çevrildi. 1/1000 ölçekli uygulama imar planı yapılarak 0.90 olan emsal artırılarak 2.5 emsale çıkarıldı. 5 kat izni olan arsaya yükseklik serbest bırakıldı. Konutların arasında içinde 50’ye yakın ağacın bulunduğu park özelliğindeki arsaya gökdelen için onay verildi.
KAMU YARARINA AYKIRI
Danıştay 6. Dairesi’nde bu izine itiraz edilerek dava açıldı. Mahkeme , 14 parselin ister yeşil alan isterse konut imar alanı olsun buranın ticari amaçla turizm tesis alanına çevrildiğini, bu durumun şehircilik ve planlama ilkeleri ile kamu yararına aykırı olduğuna hükmetti. Deprem riski taşıyan bölgede 70 metre yükseklik verilmesinin sakıncalarının da anlatıldığı karar da 1/1000 ölçekli uygulama imar planı ile buna dayanak olan 1 / 5000 ölçekli Nazım İmar planlarını uyuşmazlık konusu olan söz konusu ada yönünden iptal etti.
GÖKDELEN YAPIN TURİZMİ TEŞVİK EDİN
Kültür ve Turizm Bakanlığı şaşırtıcı şekilde bu karara itiraz etti. Adeta yeşil alanda 70 metrelik gökdelen yapılmasına izin verilmesini istedi. Gerekçesi ise oldukça ilginç; ‘’Verilen iptal kararında benimsenen görüşün doğru olarak kabulü halinde Bakanlığımızca söz konusu bölge için Turizm Merkezi ilanının amaçlarını gerçekleştirecek bir imar planı yapması mümkün değildir. Oysa bölgenin Turizm Merkezi ilanı ve planlama yetkisinin Bakanlığımıza devredilmesi ile bölge de turizm yapılaşmasını teşvik etmek, bölgenin İstanbul ’un turistik açıdan gelişmesinde bir rol almasını sağlamak Bakanlığımızın görevlerinden olmuştur. Ancak gelinen noktada Danıştay 6. Daire’nin iptal kararı doğrultusunda bölgenin Turizm Merkezi olduğu gözden kaçırılarak bölgedeki bir parselin ticari kullanıma yönelik yapılaşmaya açılmasının kamu yararına aykırı olacağı ileri sürülmektedir. Öyleyse bu bölgede Bakanlığımızca turizmin ne şekilde teşvik edilebileceği sorusu cevapsız kalmaktadır.’’
‘AYAKTA ALKIŞLANACAK’ GİRİŞİM!
Turizm yeşil alana, imar atığı konutlar arsına sıkışmış arsalara gökdelen dikerek teşvik etmek gerektiğini düşünen Kültür ve Turizm Bakanlığı Hukuk Müşavirliği, böylelikle konaklama sorununu çözeceğini düşünüyor. O bölgede yaşayan vatandaşların sosyal donatı alanlarını, ya da gelecek turistlerin yeşil alan ihtiyacını nasıl karşılayacağı ise tam bir muamma. Konutların arasına sıkışmış içinde 50’ye yakın ağacın bulunduğu park özeliğindeki araziye otel yada rezidans yaptırmak isteyen bakanlık bu adadaki tüm parsellere turizm fonksiyonu kazandırmak istiyor.
SORU BASİT! BAKIRKÖY BELEDİYESİ YAPILAN BU PLANLARA NEDEN İTİRAZ ETMEDİ?
Başkan Dr. Bülent Kerimoğlu’ndan bazı bürokratlarca bu planlar saklanmış ,kesinleştikten sonra da aynı bürokratlarca işlem mi yapılmıştır?
Burada kritik safha Bakırköy Belediyesidir.
Başkan Dr. Bülent Kerimoğlu’na soruyoruz, Bakırköy Belediyesinde sizden gizli bir yönetim anlayışı mı var ?
Teknik Başkan Yardımcısı,İmar Müdürü Milyonlarca Dolarlık rantın olduğu bu planlara neden itiraz etmemiş ve ruhsat verilmiştir diye Ataköy halkı soruyor..

  1. Idare Mahkemeleri Dosya no:2022/1610 esas halen derdest mahkeme sürmektedir.
    Şüphesiz bu hak mücadelesi, sadece gönüllük esasına göre kendi öz zamanlarından fedakârlık ederek mahallemiz için çalışanların değil, planlı yeşil ve sağlıklı çevrede yaşamak isteyen, Ataköyde’ki tüm komşuların sorumluluğundadır.
    Korumak için sadece birlikte olmaya ve bütünlüğümüzü göstermek gerekmektedir. Atakoy kimliği de bunu gerektirir.
    Her aşamada desteğinizi istemek ve bilgi vermek kararlığı ile, mevcut planın korunduğu güzel yarınlarda görüşmek uzere

Bir yanıt yazın

× Bize Ulaşın!