YAZARLAR

BİZ GÜÇLÜYÜZ

Merhaba;

Bugün kendimi çaresiz hissediyorum. Nedenini sorguladığım da acaba psikolojik deformasyon içerisinde miyim diye düşünüyorum.

Oysaki ben çare bulan bir birey olarak biliniyorum. Kişilerin iş, aş, hastane, okul, aile, çocukları ile ilgili; sokak hayvanlarının can dostu olarak, doğanın canlı olması için çabalayan, dostlarımın dertlerini dinleyip ortak olan, esnafın danıştığı bilirkişi olarak nasıl olurda kendimi çaresiz hissederim. Hayır, olamaz bu ben değilim.

Oysaki bir ailem, çocuklarım, torunum, kardeşim, yeğenlerim, kuzenlerim, arkadaşlarım, işim, dostlarım, sevenlerim, sevmeyenlerim, kıskananlarım, selam verenlerim, vermeyenlerim, telefonla arayanlarım sosyal medyada yazanlarım takipçilerim, mesleğim meslek birliğim meslektaşlarım, sosyal çevrem var, yok yok ben çaresiz değilim bütün bunlara sahip olduğuma şükretmem gerekir.

Ben bir babayım her şeyden öte çocuklarıma çare olmalıyım. Laik bir ülkede iyi bir eğitim aldım. Memur bir babanın yetiştirdiği iki evladından biriyim. Aldığım aile içi eğitimim terbiyesinde paylaşmayı ve el uzatmayı dürüst olmayı ve yalan konuşmamayı insanlara çare olacak şeyler yapmayı öğrendim. Öğretmenlerimden çare olmayı çaresizlerin çaresizliklerinden istifade etmek olmadığını öğrendim. Yerli Mallar haftasında Ülkemin değerlerini öğrendim. Bu ışık altında çocuklarımıda Devlet okullarında ülkesini seven Atatürkçü Laik öğretmenlerin eline teslim ettim ve çocuklarımın da diğer çocuklarla eşit olduğunu inançlı olmaları gerektiğinigeleceğe umutla bakmalarını sağladım mutluyum. O zaman ben çaresiz değilim çaresizlerin çaresi olmalıyım olmalıyız.

Biz bu inançlı ve hakların savunuculuğunu Bakırköy İlçesin deki Milli Eğitim camiasının içerisinde ki değerli öğretmenlerimizden öğrendik. Çocuklarımız da o öğretmenlerimizin yetiştirdiği öğretmenlerce yetiştirildiler.

Şimdilerde ne oldu da ne değişti de insanlarımız birbirini kırmanın gayretine düştüler. Nedendir bu yarış? Nereye yetişeceğiz?Çocuklarımız en iyi dershanelere gidecek Ülkenin en iyi Üniversitesine mi girecek? Geliri iyi olmayan akıllı zeki çocuk çaresizlikten dershaneye gidemeyecek ve iyi üniversiteye giremeyecek mi?

Galiba ters giden bir şeyler var çocuklar arasında bir ayırım var. Ailevi olanakları iyi olan çocuklar ve olanakları iyi olmayan çocuklar. Bu çocuklar arkadaş olamayacaklar mı? Aynı sırada oturamayacaklar mı? Aynı ders için bir çocuk evinde en modern elektronik malzemelerle donatılmış ortamda iken diğer çocuk bir kütüphanede ortak Bilgisayardan istifade ederek zamanla mı yarışacak?

Bu mu Sosyal Devlet anlayışı bu şekilde mi Ülkem uzaya gidecek, bu çocuklar arasında ki uzaklık nasıl telafi edilecek? Bu çocuklar inançlarını güvenini sadakatini nasıl kazanacağız ve geleceğe nasıl Atatürkçü çocuklar yetiştireceğiz?

İnanıyorum ki dedesi Çanakkale de, Sakarya da, Dumlupınar da, şehit olmuş ülkemin yeniden kurulmasına canları ve kanları ile katkı sağlamış Vatan şehitlerimizin torunu bugünkü Öğretmenlerimiz; şimdilerde çaresizlik içerisinde. Yeni sistemlere yetişme gayreti içerisinde ki öğrencilerimizin çaresizliğini fırsat bilen yönetimlerin baskısının esiri olup inançlarımızla, eğitimi karıştıranların oyunlarına çaresiz kalmayacaklardır. Öğretmenlerimiz bu ülkenin geleceğini kurtaracak Laik özgür adil hakkaniyetli aydın öğreticiler olarak; ne drone, ne akıllı saat, ne bilgisayar, ne bluetooth kulaklık, ne de tableti çocuklara dağıtarak çaresizlerden fırsat kollayanlara izin vermeyeceklerdir. Sizler Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Ülkemizi emanet ettiği Aydın Eğitim Ordumuzsunuz. Sizlerde çocukken okul bahçesinde Andımızı okuyarak büyüdünüz saygı değer Öğretmenlerim. Sizleri seviyoruz.

Herkes kendi işini yapmalı biz STK bireyleri ve kuruluşları olarak elbirliği ile çare arayanların yanında olmalıyız. Bakırköy ilçemizde ki tüm STK ve olanak sahipleri ile Meslek Mensuplarını, Meslek Odalarını Milli göreve davet ediyorum. Elinde ki fazla Bilgisayarını sende bağışla…

Halim KIZILIRMAK

(BAĞIMSIZ DENETÇİ – MALİ MÜŞAVİR )

BAKIRKÖY KENT KONSEYİ GENEL SEKRETERİ

Bir yanıt yazın

× Bize Ulaşın!