BABA YORGUN
En son ne zaman kullandınız bu sözü? Ya da duydunuz? İş çıkışı evde soluğu alanlar… Daha çok babalar içindir “yorgun” tabiri… Çünkü anne, iş kadını da olsa… Ev kadını da olsa… Emekli de… Yorgunluk nedir bilmez!? Günler, aylar gelir geçer, durum değişmez.
*** Hani dedik ya yorgunluk en çok babalara yakışıyor!? “Baba yorgun…” Bu yüzden ‘baba koruma kalkanı’ gibi bir şey. Eşlerin ikisi de çalışsa fark etmiyor. Eve dönüldüğünde yarış başlamıştır artık. “Çocuklarla ilgilensen…” “Sofraya bi el atsan…” Yok daha neler? Kendimizi anlatırken bile uzağız kendimize. Sanki bir başkasını tarif ediyoruz. “Baba yorgun.”
*** Hafta içinde bir hesap taşıma koşturması vardı. “Promosyon.” Kimi bankalar ki kast edilen devlet bankaları… 750 TL’de sabitlemişler promosyonu… Özel bankalar ise 7500 TL’den kapı açınca… Bir de son günler… Taşıdın taşıdın yoksa halin dumandır.
*** Haber peşinde gibi bir şeydi yaşadığımız. Özellikle 31 Ağustos Çarşamba… Pek çok bankanın önünde sabahın erken saatlerinde toplanmıştı emekliler. Ana baba günü… Yaşlıların tutunduğu gençler ve çocuklar… Derken… Banka kapısı açılıyor. ‘Hoşgeldin Masaları’ kurulmuş. Atmosfer de gayet iyi. Klima serinletiyor, çay ve su dağıtılıyor.
*** Bastonlar, boyunluklar… Yorgun yüzler, kısık sesler… Konuşmalar doğal olarak promosyon üzerine. Bazıları, parayı şimdiden dağıtmış bile… Okullar açılıyor, torunlara söz verilmiş. Evin eksikleri falan filan…
*** Bankalar arası rekabet şüphesiz güzel şey. İyi de ağırlıklı olarak emekli maaşını ödeyen devlet bankaları bu yarışın neresinde? Niçin 7 bin 500 TL yerine devede kulak bir promosyonda ısrar ediliyor. Bence hiç yakışık almadı. Ne banka kuyrukları ne de devlet bankalarının tutumu.
*** “Baba yorgun…” Hem kamyon arkası yazısı… Hem de bir şarkı… Bir işi yapmak istemediğinizde imdada yetişen en etkileyici söz. “Zaten akşama kadar anası ağlamış adamın…” Dokunma yani. Doğru ya da yanlış, saklan bu sözün arkasına. Ne etliye karış ne de sütlüye. Ev haliymiş, çocuklarmış… Çoktan gelmiştir kestirme saati. Bir elinde telefon, bir elinde kumanda, umurunda mı dünya?
*** Çok ağır işler var şüphesiz. Yolda izde de canı çıkıyor insanın. Çoktandır yanımıza yakınımıza uğramayan enflasyon canavarı da davetli misafir olarak evimizde. Üstüne üstlük bir de gündem var, her gün kafaları karmakarışık eden… Aslında babaların adı çıkmış. Çocuklar, gençler, anneler… Liste uzar gider. Herkes yorgun ve bitkin bu âlemde. “Emekliler?” “Onların adı zaten yorgunluktan geliyor. “Retired.” Banka ve market kuyruklarında daha fazla yormayalım.