BAKIRKÖY ADLİYESİNDE İCRA DOSYALARI REKOR KIRDI
İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu, ‘İcra davalarındaki artış, fiilen bir ekonomik kriz yaşanmakta olduğunun göstergesi. İcra takip davaları ile alacak davaları, başka bütün davaların toplamını geçti’ dedi.
Pandemiyle birlikte ekonomik aktivitenin kısıtlanması, mahkemelerdeki icra ve alacak davalarının sayısını patlattı.
Dava sayılarındaki artış Avrupa’nın en büyük iki adalet sarayı olan Çağlayan Adalet Sarayı ile Bakırköy Adalet Sarayı’na sığmadı. Bu nedenle yeni ek binalar devreye alındı. Bakırköy Adalet Sarayı’nda icra işlemlerinin rahatlıkla devam etmesi için bazı bölümler ağustos ayında Zaman Gazetesi’nin eski binasına taşındı, Çağlayan Adalet Sarayı’nın icra bölümleri ise Kuştepe’de 14 ve 9 katlı iki bloktan oluşan yeni ek binalara taşınacak.
Kriz daha da ağırlaştı
İcra davalarındaki artışı değerlendiren İstanbul Barosu Başkanı Avukat Mehmet Durakoğlu, bu türden artış oranlarına geçmişte sadece kriz dönemlerinde rastladıklarını söyledi. “Bu artış, fiilen bir ekonomik kriz yaşanmakta olduğunun göstergesidir” diyen Durakoğlu, “Pandemi koşulları da bu kriz dönemiyle aynı zaman dilimine denk düştüğü için, kriz daha da ağırlaştı. Dolayısıyla icra takip davaları ile genel olarak alacak davaları, başka bütün davalar toplamından da fazla hale geldi” diye konuştu. Durakoğlu, çözüm için şu önerilerini paylaştı: “Öncelikle ülkemizdeki icra sisteminin ‘çökmüş’ olduğunu tespit etmek gerekiyor. Mevcut sistem sadece mekan ve personel istihdamı ile ancak bir ölçüde iyileştirilse dahi, sorunun büsbütün aşılmasını sağlamayacak. Yeni istihdamların Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) sistemine yanıt verecek nitelikle olması gerekir.”
1 tebligat 10 günde
Halihazırda milyonlarca abonesi olan telekom, enerji şirketlerinin UYAP üzerinden hacze kadar olan işlemleri oluşturabildiğini, alacaklı kişiye ödeme emri konusunda ise avukatların devreye girdiğini aktaran Durakoğlu, şöyle devam etti: “Ancak UYAP’ta bir tebligatı gönderecek hem yeterli eleman sayısı, hem de yeterli teknik donanıma sahip elemanlar olmadığı için bir tebligat 1 hafta ile 10 günde yapılmaz hale geldi. İcra dairelerinin elverişsiz çalışma koşulları ve dairelerdeki imtiyaz uygulamaları da son bulmalı. Adliyeler çok yoğun, günde 50 bin ila 60 bin kişi bu alanlara giriyor. Korona olmasa dahi sağlıklı bir ortam yok. Avrupa adliyeleri ise iş takibini avukatlar yaptığı için daha sakin oluyor.”
Genel ekonomideki bozulma ve pandemi nedeniyle eskiye göre icra davaları sayısında artış olduğunu belirten Bigat Hukuk Bürosu avukatlarından Alper Kutlu şöyle konuştu: “Pandemi nedeniyle artık icra dairelerinin önlerinde ön bürolar kuruldu. Dosyamızı kendimiz gidip daireden direkt alamıyoruz. Buradan sırayla alıyoruz. Eğer bir dosya arşive girdiyse çıkarmak bir haftayı buluyor.”
8 aydır yargılama yok
UYAP sistemi ile gönderilen taleplerin işlenmediğini yine kendilerinin fiziksel olarak adliyeye gelip konunun takibini yapmak zorunda kaldıklarını kaydeden Kutlu, dosya sayısının artmasına karşın tahsilat oranlarının da geçen yıla göre düştüğünü söyledi. Kutlu, bu süreçte çeklerin vadesinde ödenme şartının çeklerin tahsilat oranlarını düşürdüğünü kaydetti. Kutlu, ödeme taahhütlerinde 8 aydan bu yana neredeyse yargılamaların yapılmaması nedeniyle karşı tarafın da ödemeye yanaşmadığını bunun da ödemeleri azaltan bir durum olduğunu kaydetti. Bazı şirketlerin kapalı olmasından dolayı da icraya göndermeden beklettikleri dosyaları da olduğunu aktaran Kutlu, “Çünkü hiç tahsilat yapılamayacağı için bu dosyaları son haddine kadar bekletiyoruz” diye konuştu. Kutlu, bütün bu durumların tahsilat oranları yüzde 30 ila 40 oranında düşürdüğünü söyledi.
Aynı kişiye birden fazla haciz gidiyor
Ekonomik koşullardan dolayı icra davaları sayısında artış yaşandığını söyleyen Avukat Ece Torun, buna karşın tahsilat oranlarında düşüş olduğunu ifade etti. “Hem insanlarda ödeme gücü yok, hem de bir kişiye birden fazla haciz yapılıyor. Normal koşullarda haciz konulan kişinin nakdi yoksa, gayrimenkulü ya da 3. kişilerden elde ettiği gelire haciz koydurabiliyorduk. Şimdi hacze gittiğimizde üzerinde önceden konmuş hacizler oluyor. Siz listede sıraya giriyorsunuz. Kamu alacakları oluyor. Bu durumda ödeme listesinde öncelik kamu alacaklarının oluyor. Dolayısıyla alacağınızı alıp alamama konusunda da sıkıntınız oluyor” dedi. Pandemide özellikle işyeri kiralarının gündeme geldiğini belirten Torun, bazı işyeri sahiplerinin pandemi döneminde ödenmeyen kiraları hazirandan sonra bir anda istemeye başladığını kaydetti. Torun, şu anda alacakları olduğu halde bir vekâlet ücreti ödeyemediği için açılamayan çok sayıda davalar olduğunu da sözlerine ekledi.