SMA HASTASI ÇOCUKLARIMIZ VE ADABI MUAŞERET KURALLARI

Sevgili okurlar bu ayki yazımda iki konuyu ele alacağım, ikiside çok önem arz ediyor.

SMA HASTASI  ÇOCUKLARIMIZ 

SMA hastalığı çok tehlikeli ölümcül bir hastalıktır ve tedavisi 2 milyon dolara yakın devlet bu hastaların tedavisini karşılamadığı için aileler çareyi Valiliklerden aldıkları izinlerle şehirlerin meydan ve kalabalık geçiş noktalarına bağış kutuları koyarak çocukları için bir umut bağış toplamaktalar.

Türk insanı bu konularda çok hassas ve duyarlıdır bu kutulara gönüllerinden geçen paraları atmaktalar bir nebze katkıda bulundukları içinde mutlular. Buraya kadaar herşey güzel  ama İstanbul’un hemen hemen her noktasında bu kutular var ve bu paralar nasıl toplanıyor ve nasıl harcanıyor. Bunun bir takibi var mı ?

Çünkü bizlere bu konuda bazı duyumlar gelmekte ve suistimallerin olduğu iletilmekteler. Valilik izin verirken bir yer belirtmiyor mu ?

Her isteyen istediği noktaya bir bağış kutusu koyabiliyor mu?

Bu bağış kutularının başında bulunanlar denetleniyor mu ? Yedikleri içtikleri bu kutulardan mı karşılanıyor?

Günlük olarak bu paraların girdi çıktısı yapılıyor mu ?

Allah göstermesin bağış toplanan kardeşimiz ölürse bu toplanan paralar ne oluyor?

İşte bu sorular ve verilemeyen bir çok cevabı araştırmaya başlıyoruz bir dahaki yazımızda bu konu hakkında daha geniş bilgileri sizlere ulaştıracağım.

ADABI MUAŞERET  KURALLARI

Günümüzde MODA adı altında topluma pompalanan ve toplumun yapısına alenen saldıran birbirinden ayrıştıran giyim tarzları empoze edilmekte.

Son 5 yılda bu aykırılık ve ahlaki toplumsal yaşam şartlarının dışındaki giyim tarzı sürekli gündemde tutulmakta ve birileri tarafından sözde AJANS adı altında oluşturulan yerlerde verilen ilanlala gelen genç kızlara günlük harçlıklar verilerek belirledikleri ilçe ve alanlarda kendilerine verilen kıyafetlerle dolaşmaları söylenmekte bu alanlar genellikle en kalabalık çadde ve meydanlardır.

Çünkü buralarda kalabalıklar genç nüfus fazlasıyla var. Bu kişilere giydirdikleri  ANORMAL kıyafetleri yeni yetişmekte olan genç nesile göstermek ve bak o giyiyorsa bende giyerim benim neyim eksik bir iki derken bir bakıyorsunuz sokaklar neredeyse yatak odasında giyimesi gereken kıyafetlerle gezen genç kızlar ve yetişkinlerle dolu.

Şimdi gelelim madalyonun öteki yüzüne bütün bunlar olurken de ERKEKLERE siz bu kıyafetlerle gezerken bakar kör olsunlar bakamasınlar görmesinler  yada magandaya bak nasılda görmemiş gibi bakıyor,sapık ve daha bir sürü yakıştırmalar.

Kimse kusura bakmasın Erkekleri günah keçisi yapıp neredeyse çıplak gezenleri koruma altına alanlar zaten amaçlarına ulaşmış durumdalar toplumlar böyle manüpüle edilir ve bozulur.

Bu aslında toplumsal bir konudur; neyi nerede giyeceğini bilmek çok önemli yoksa günümüzdeki çarpıklıklar ortaya çıkar.

Bir de senin özgürlüğün benimkini kısıtladığı yerde biter sınırlarını ve alanlarını bilmen gerekir. Toplum içinde her istediğini yapamazsın.

Zaten Moda adı alıtında EFEMİNE gençlik yetiştirme gayretindeler Erkek giyim tarzını neredeyse Kadınlarınkiyle aynı yapmaya başladılar. Dar taytlar,dar pantolonlar vücuda yapışan kıyafetler ya biz nereye koşuyoruz. Bunun adı MODERNLİK değil bir yerlerden size empoze edilen yaşam tarzını gözünüze soka soka yaşatıyorlar .

Ben diyorum ki iyi bir yaşam sürmek hepimizin hakkı ama bu yaşam tarzı başkalarının haklarına tecavüz etmeden ve onlarla birlikte yaşanırsa güzeldir

BENDEN SÖYLEMESİ…